#AdanayaTemizHava Change.org/AdanayaTemizHava
Neden #AdanayaTemizHava?
Termik santrallerin ve bir çok sanayi kuruluşunun bulunduğu İskenderun Körfezi, yoğun kirleticilerin tehdidi altında. Hali hazırdaki kirleticilere ek olarak, Adana’nın Yumurtalık İlçesi Sugözü sahilinde EMBA Hunutlu Kömürlü Termik Santral projesi yapılmak isteniyor.
EMBA Elektrik AŞ tarafından inşaatına devam edilen projenin finansmanı Çin’in Türkiye’deki en büyük doğrudan yatırımı durumunda ve proje finansmanı, China Development Bank, Bank of China ve ICBC tarafından Kuşak ve Yol Projesi İnisiyatifi altında sağlanmaktadır.
660 MW’lik iki üniteden oluşan 1330 MW kapasiteli EMBA Hunutlu Kömürlü Termik Santral projesi şayet tamamlanırsa:
- Her yıl 2,8 milyon ton kömür ithal edilecek.
- Sugözü Sahili’nde bulunan ve faaliyetine devam eden İSKEN Sugözü Kömürlü Termik Santrali’nin sadece 1,8 km doğusuna ikinci bir kömürlü termik santral yapılmış olacak. Böylece Adana’nın kuzeyinde yer alan Tufanbeyli kömürlü termik santraliyle ve diğer kirleticilerle birlikte, Adana’nın hava kalitesi ciddi şekilde etkilenecek.
- Projeye sırasıyla 1,5 km, 2,6 km ve 2,8 km uzaklıkta bulunan Sugözü Köyü, Herekli Mahallesi ve Demirtaş Köyü doğrudan etkilenecek.
Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri Platformu (DAÇE), Adana Tabip Odası, Adana Ziraat Mühendisleri Odası, 350.org, Avrupa İklim Eylem Ağı (CAN Europe), Ekosfer, Sağlık ve Çevre Birliği (HEAL), TEMA Vakfı, WWF-Türkiye ve YUVA Derneği, Adana’nın Yumurtalık ilçesi Sugözü Kumsalı’na yapılan ve ithal kömürle çalışacak Hunutlu Termik Santrali inşaatının bir an önce durdurulması için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na çağrıda bulundu.
Adana’nın ve İskenderun Körfezi’nin bir termik santral daha kaldıramayacağını belirten kuruluşlar, halk sağlığını tehdit eden santralin Sağlık Etki Değerlendirmesi ve tüm körfezi kapsayan kümülatif hava kirliliği modellemesi yapılmadan inşaatına başlandığını belirterek, santral inşaatının durdurulmasını talep etti.
#AdanayaTemizHava kampanyasını başlatan 10 kuruluş, Çinli Şanghay Elektrik tarafından Adana’ya kurulan termik santralin ÇED Raporu’nda ölçülen hava kirliliği verilerinin ulusal limit değerleri karşılamadığına, santralin ÇED olumlu kararının da bu sebeple geçerli olmadığına dikkat çekti.
Adana’da 2 bin ölüm engellenebilirdi
Covid-19 krizinin, hava kirliliğinin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkisini bir kez daha hatırlattığını vurgulayan 10 Sivil Toplum Kuruluşu, nüfusun yoğun olduğu Adana merkezde hava kirliliği Dünya Sağlık Örgütü’nün sınır değerleri altında tutulabilseydi, 2019 yılında 2 bin 72 ölümün engellenebileceğini belirtti1. Bu veri, Adana’da her 5 kişiden 1’inin hava kirliliğine bağlı sebeplerden hayatını kaybettiğini gösteriyor.
Türkiye’de ise en güncel verilere göre dış ortam hava kirliliği yılda yaklaşık 52 bin erken ölüme neden oluyor2.
Adana yılın yüzde 65’inde kirli hava soluyor
İki milyonu aşan nüfusuyla Adana, Çevre Mühendisleri Odası’nın yeni yayımlanan Hava Kirliliği Raporu’na göre, 2019 yılı boyunca 236 gün, yani yılın yüzde 65’inde kirli hava soludu. Aynı yıl Adana’nın merkezinde ölçülen PM10 hava kirleticisinin, Türkiye’de belirlenmiş ulusal kirlilik limitlerinin iki, Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği limitlerin dört katı üzerinde olduğu belirlendi.
Kömürlü termik santraller ve ağır sanayinin yer aldığı İskenderun Körfezi’ndeki birçok istasyonda hava kirliliğine ilişkin anlık veri akışı sağlanamıyor. Bölgede yaşayan insanlar kirliliği takip edemediği gibi, bölgedeki termik santrallerin baca gazı ölçümlerinden çıkan sonuçlar talep edildiğinde dahi kişilerle paylaşılmıyor. Kuruluşlar ayrıca Adana’daki hiçbir istasyonda en tehlikeli hava kirleticisi olan PM2,5’in ölçülmediğine dikkat çekti.
Kanser vakaları 11 kat arttı
Doğu Akdeniz Çevre Platformu gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal, “Santral projesinin lisans iptaline karşı açtığımız davada sunulan bilirkişi raporuna göre, Hunutlu projesine çok yakın mesafede bulunan Sugözü Kömürlü Termik Santrali’nin 2003 yılında faaliyete geçmesinin ardından, 2009-2014 yılları arasında kanser vakaları 11 kat, kanser türleri ise yüzde 275 oranında arttı” dedi.
Projenin doğa koruma ve biyolojik çeşitliliğe etkisi
Termik santral projesi ve projeye ait kıyı ve deniz yapılarının bulunduğu Sugözü Kumsalı, Türkiye’deki yeşil deniz kaplumbağası (Chelonia mydas) ve iribaş deniz kaplumbağasının (Caretta caretta) en önemli yuvalama alanlarındandır. Deniz kaplumbağaları üç uluslararası sözleşme ile koruma altına alınmıştır:
- Bern Sözleşmesi (Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi)
- Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi
- Barselona Sözleşmesi (Akdeniz’in Kirliliğe Karşı Korunması Sözleşmesi)
Türkiye’deki geçerli mevzuata göre de bu alanda termik santral yapılması hukuka aykırıdır. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü (DKMP) tarafından yayımlanan Deniz Kaplumbağalarının Korunmasına İlişkin 2009-10 sayılı Genelge’ye göre, bu alan korunması gereken önemli deniz kaplumbağası yuvalama alanlarından biridir ve burada santral yapılamaz.
Projenin iklim, enerji ve ekonomik maliyeti
Gelişmiş ülkeler fosil yakıt kullanımını terk edip yenilenebilir enerjiye yatrımlarına yönelirken, Türkiye, 2020 yılı itibariyle planladığı yeni kömür yatırımları büyüklüğü açısından dünyada ikinci, Avrupa’da ise ilk sıradadır.
Halen faaliyet gösteren yaklaşık 30 kömürlü termik santrale ek olarak, kurulu gücü 33,5 GW olacak 30’dan fazla yeni kömürlü termik santral yapımı planlanmaktadır. Bunların tamamlanması halinde bu santrallerin yaklaşık 240 milyon ton sera gazı salımına neden olacağı tahmin edilmektedir.
Bugün itibariyle, Türkiye 91 GW kurulu güce sahiptir, halbuki bugüne kadar en yüksek talep 45,5 GW olarak kaydedilmiştir. Hâlihazırdaki arz fazlası göz önünde bulundurulduğunda Hunutlu Termik Santralinin 2 milyar dolarlık maliyeti karşısında bu yatırımın karlılığı da soru işaretleri içeriyor.
Ne istiyoruz?
Tüm bu bilgiler göz önünde bulundurulduğunda havayı, suyu, toprağı zehirleyecek, halk sağlığını tehdit edecek, iklim krizi çağında fosil yakıtları geride bırakmamız gerekirken Türkiye’nin kömür bağımlılığını artıracak EMBA Hunutlu Kömürlü Termik Santral projesi kabul edilebilir bir proje değildir.
Bölgede yeni bir kömürlü termik santrale ihtiyacımız yok. İhtiyacımız olan sağlıklı bir çevre ve yaşanabilir bir gelecek için #AdanayaTemizHava!
Kampanyayı Düzenleyen Kurumlardan Görüşler
HEAL (Sağlık ve Çevre Birliği) Türkiye Danışmanı Funda Gacal “Hava kirliliği Adana’da halihazırda ciddi bir sağlık problemi, kirli hava Adana’da her 5 ölümün 1’inden sorumlu. Bunun yanında santralin yapılacağı bölgede havanın güncel limitleri aşacak kadar kirli olduğunu ve insan sağlığı üzerine kapsamlı bir değerlendirme yapılmadığını görüyoruz. Güncel olmayan bu ÇED raporu iptal edilmeli, Sağlık Etki Değerlendirmesi yöntemi uygulanmaya başlanmalıdır.”
TEMA Vakfı Çevre Politikaları Bölüm Başkanı Ceren Pınar Gayretli “Termik santral için yapılan imar planı revizyonlarının iptali için açtığımız davanın bilirkişi raporu, santralin imar planlarının İskenderun Körfezi Bütünleşik Kıyı Alanları Planı ve Mersin-Adana Bölgesi Çevre Düzeni planlarına ve şehircilik ilkelerine aykırı olduğunu, ÇED raporunda koruma için belirtilen tedbirlerin ise gerçekçi ve mümkün olmadığını ortaya koyarak tüm argümanlarımızı destekliyor. Santralin inşaatının derhal durdurulması gerekiyor”
WWF-Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli “İki ithal kömürlü termik santralin işletmede olduğu, 13 ithal kömürlü termik santralin ise izin sürecinin devam ettiği İskenderun Körfezi çevresindeki hava kirliliği hem insan sağlığını hem de biyolojik çeşitliliği tehdit ediyor. Santralin inşaatı durdurulmalı ve tüm kömür yatırımlarından derhal vazgeçilmeli”
Adana Çevre ve Tüketici Koruma Derneği Başkanı Dr. Sadun Bölükbaşı “İklimin ve havanın değiştiğini burada birebir yaşıyoruz. 15 yaşındaki yüzlerce narenciye ağacı kuruduğu için bu yıl hepsini sökmek zorunda kalacağız. Bu verimli topraklar bir termik santral daha kaldıracak durumda değil” dedi.
350.org Türkiye Kampanya Sorumlusu Efe Baysal “Akdeniz bölgesi, Türkiye’de iklim krizinden en hızlı ve yoğun etkilenecek bölge. Planlanan santral, değişen ani hava koşulları ve santrallerin yaydığı kirlilik sebebiyle halihazırda tehdit altında olan ve Türkiye’deki tarım sektörünün yaklaşık yüzde 7’sini besleyen İskenderun Körfezi’ne bir yük daha getirerek bölgedeki çiftçiye ve tarıma büyük bir darbe vuracaktır”
CAN Europe (Avrupa İklim Eylemi Ağı) İklim ve Enerji Politikaları Koordinatörü Elif Gündüzyeli “Hunutlu termik santrali projesi öncelikle Türkiye’nin yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını artırma söylemleriyle çelişiyor. Çinli üç banka tarafından finanse edilen bu proje, BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ve Paris İklim Değişikliği Anlaşması’nın küresel sıcaklık artışını 1.5℃ ile sınırlama hedeflerini destekleyen Küresel Sürdürülebilir Bankacılık Prensipleriyle de örtüşmüyor.”
YUVA Direktörü Erdem Vardar “Covid-19 krizi ile birlikte halk sağlığının önemini anladığımız bu günlerde, gelecekte karşılaşabileceğimiz krizlere daha dirençli toplumlar yaratabilmek için hem dünyada hem Türkiye’de kömürlü termik santrallerin terk edilerek, halk sağlığını merkeze koyan politikaların benimsenmesi kritik önem taşıyor”
Kampanya için detaylı bilgi için: http://adanayatemizhava.org/
Kampanyaya imza atmak için: Change.org/adanayatemizhava
Bilinmesi Gerekenler
1. Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) bağlı Uluslararası Kanser Ajansı (IARC) 2013 yılında dış ortam hava kirliliğini, insan için kanser yapıcı (Grup-1) olduğunu ortaya koymuştur; akciğer kanserine neden olduğu ve mesane kanseri riskini artırdığını açıklamıştır3. İç ve dış ortam hava kirliliğ dünyada her yıl 7 milyon erken ölümden sorumludur.
2. Adana’da 2019 yılında 30 yaş üstü 9.485 ölüm arasından (kazalar/dışsal yaralanmalar hariç), dış ortam hava kirliliğine bağlı ölüm sayısı ortalama 2.072 kişi olarak tahmin edilmiştir. Diğer bir ifadeyle Adana’da 2019 yılında hava kirliliği emisyonları Dünya Sağlık Örgütü sınır değerlerinin altında tutulabilseydi, her 5 kişiden 1’inin ölümü engellenebilirdi. Hesaplamada Dünya Sağlık Örgütü’nün AirQ+ isimli programı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın koordine ettiği ve Adana’yı daha iyi temsil ettiği için merkezdeki iki hava kirliliği istasyonu verileri, TÜİK nüfus ve ölüm istatistikleri kullanılmıştır. Daha fazla bilgi için Hunutlu Görüş Notu.
3. Adana yıl boyu kirli hava soluyor: Adana kent merkezindeki bulunan Adana Meteoroloji istasyonunki yıllık PM10 kirleticisi, Türkiye ve AB’nin ulusal sınır değerinin 2 kat, Dünya Sağlık Örgütü tavsiye değerinin 4 kat üzerinde ve sağlıksız.
Tablo 1: 2019 Yıllık PM10 Ortalaması ve Yıllık Sınır Değerler (40 ug/m3)/Yıl 4
Ulusal Yıllık Sınır Değer | DSÖ Yıllık Sınır Değeri | Adana – Meteoroloji | Adana – Valilik | Adana – Çatalan | Adana – Doğankent |
40 µg/m³ | 20µg/m³ | 82 µg/m³ | 52 µg/m³ | 20 µg/m³ | 14 µg/m³ |
4. Adana’da gün içinde aşılmaması gereken hava kirliliği limitleri defalarca aşıldı: Çevre Mühendisleri Odası’nın 2019 Hava Kirliliği Raporu’na göre5 Adana, PM10 kirliliğinde en çok limit aşımı yaşanan illerden biri. Ayrıca Adana Valilik istasyonunda 50µg/m³ günlük ortalamasını geçmemesi gereken PM10 kirleticisi 2019’da 365 günün 236’sında aşılmış; halbuki bu aşım sayısının 35 günü geçmemesi gerekmektedir6.
Grafik 1: Adana’da Ölçülen Günlük PM10 Kirleticisi ve Günlük Ulusal Sınır Değerler (50 ug/m3)
5. Hunutlu Termik Santrali’nin Yapılması İstenen Yerde Hava Zaten Kirli: Hunutlu Termik Santrali’nin nihai ÇED raporunda verilen PM10 kirleticisine ait ölçümler, insan sağlığının korunması ve AB mevzuatıyla uyumlaştırma için güncellenen Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği’ndeki sınır değerlerin üzerindedir.
Tablo 2: Hunutlu Termik Santrali’nin ÇED raporunda geçen PM10 Hava Kirleticisi Ölçümleri
6. Kirli Bölgeler Ölçülmüyor: Çevre ve Şehircilik Bakanlığına ait dört hava kalitesi izleme istasyonunun sadece ikisi şehir merkezinde bulunuyor. Organize sanayi ve Sugözü Termik Santrali gibi büyük kirleticilerin yer aldığı bölgelerde kirlilik ölçülmüyor.
7. Kümülatif Etki Göz Önünde Bulundurulmalı: Hava kalitesi modellemesinin yapıldığı santralin etrafındaki 9 km yarıçaplı bölgenin içinde çok sayıda yerleşim ve Sugözü Kömürlü Termik Santrali (kuş uçuşu 1,8 km) bulunuyor. İskenderun Körfezi’nde çok sayıda ağır sanayi yer alıyor, tüm körfezdeki kirlilik ÇED Raporu’nun kümülatif etki değerlendirme kısmında yer almıyor.
8. Sağlık Etkisi Değerlendirilmeli: Sağlık Etki Değerlendirmesi (SED) bir politika, plan, program ya da projenin olası ve bazen amaçlanmamış etkilerini, hem toplum sağlığı hem de bu etkilerin toplum içindeki dağılımı açısından, sistematik olarak değerlendiren yöntem, metot ve araçların bütünüdür7. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) tahminlerine göre, DSÖ Avrupa Bölgesinde iyi test edilmiş çevre ve sağlık müdahaleleri bu ülkelerdeki toplam ölüm oranlarını neredeyse %10 oranında azaltabilir. SED, dünya çapında uygulanmaya başlanan ve DSÖ’nün de üzerinde çalıştığı bir değerlendirme tekniğidir, Hunutlu Termik Santrali’nin yeri ve yapısı itibariyle uygulanması gerekir.
Harita 1: Hunutlu TES Projesi’nin proje alanının çevresindeki yerleşimlere mesafesi
1 HEAL, 2020, Hunutlu Termik Santrali ve Adana Hava Kirliliği Teknik Değerlendirme Notu
Adana’da 2019 yılında hava kirliliğine bağlı yetişkin (30 yaş ve üzeri) ölümü sayısını gösterir. Hesaplamada Dünya Sağlık Örgütü’nün AirQ+ isimli programı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın koordine ettiği hava kirliliği istasyonu verileri, TÜİK nüfus ve ölüm istatistikleri kullanılmıştır.
2 Temiz Hava Hakkı Platformu Hava Kirliliği ve Sağlık Etkileri: Kara Rapor 2019.
3 https://www.iarc.fr/news-events/iarc-outdoor-air-pollution-a-leading-environmental-cause-of-cancer-deaths/
4 Veriler https://sim.csb.gov.tr/STN/STN_Report/StationDataDownloadNew adresinden Nisan 2020 tarihinde alınmıştır.
5 “Türkiye’de 75 milyon kişi kirli hava soluyor”, Yeşil Gazete, 7 Mayıs 2020, https://yesilgazete.org/blog/2020/05/06/turkiyede-75-milyon-kisi-kirli-hava-soluyor/
6 HAVA KALİTESİ DEĞERLENDİRME VE YÖNETİMİ YÖNETMELİĞİ https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2008/06/20080606-6.htm
7 HEAL, “Sağlık Etki Değerlendirmesi Bilgi Notu”, 2020, Sağlık Etki Değerlendirmesi