Var olan krizlerin derinliğinde ve bildiğimiz yaşamın sonu olarak nitelendirilen dünyadaki türlerin altıncı kitlesel yok oluşu krizinin – son 5 tanesinden farklı olarak bu seferki insan türünün eseri – ortasında artık apaçık bir gerçeklik olarak şu sorular bizler yani sosyalistler ve hayvan özgürlük mücadelesi yürütenler tarafından aciliyetle cevaplanmayı beklemektedir; Türcülük karşıtı hayvan özgürlük mücadelesi, diyalektik materyalist bir yöntemle nasıl ele alınmalıdır ve türler arası sosyalist bir adalet mücadelesini nasıl örgütleyebiliriz? Bu iki soru günümüz iklim ve doğa krizlerinin bilimsel bir yaklaşım dışında çözüme ulaşmasının mümkün olmadığı gerçekliğini barındırırken aynı zamanda marksizmin bilimsel yaklaşımının etik bir tutum yerleştirerek insan ve insan…
Yazar: Leyla Can
Devamını Oku