Close Menu
polenekoloji.org
  • BİZ KİMİZ
    • Manifesto (Türkçe)
    • Manifesto (Kurdî)
    • Manifest (English)
    • Amaç ve İşleyiş
    • Faaliyet Raporları
  • NE YAPABİLİRİM
  • ENSTİTÜ
  • POLEN BÜLTEN
  • POLEN DERGİ
  • GÜNDEM
  • TEORİ
    • Emekoloji
    • Gıda Egemenliği
    • Hayvan Özgürlüğü
    • İklim
    • Kent Ekolojisi
    • Mücadele ve Örgütlenme
    • Marksist Ekoloji
    • Dosya: Kapitalizm ve Ekolojik Yıkım
    • Madenciliğin Politik Ekolojisi
Sitede Gezinin
  • ADALET MÜCADELELERİ (27)
  • EKOLOJİ/İKLİM HAREKETLERİ (68)
  • GÜNDEM (278)
    • ETKİNLİKLER (9)
  • MEDYA (13)
    • PODCAST (6)
    • VIDEO (7)
  • SÖYLEŞİ (42)
  • TEORİ (242)
    • Dosya: Kapitalizm ve Ekolojik Yıkım (26)
    • Emekoloji (18)
    • Gıda Egemenliği (17)
    • Hayvan Özgürlüğü (7)
    • İklim (20)
    • Kent Ekolojisi (26)
    • Madenciliğin Politik Ekolojisi (24)
    • Marksist Ekoloji (15)
    • Mücadele ve Örgütlenme (20)
  • YAYINLAR (48)
    • Faaliyet Raporları (2)
    • Polen Bülten (18)
    • Polen Dergi Yazıları (6)
    • Polen Ekoloji Kitaplığı (7)
Facebook X (Twitter) Instagram
polenekoloji.org
  • BİZ KİMİZ
    • Manifesto (Türkçe)
    • Manifesto (Kurdî)
    • Manifest (English)
    • Amaç ve İşleyiş
    • Faaliyet Raporları
  • NE YAPABİLİRİM
  • ENSTİTÜ
  • POLEN BÜLTEN
  • POLEN DERGİ
  • GÜNDEM
  • TEORİ
    • Emekoloji
    • Gıda Egemenliği
    • Hayvan Özgürlüğü
    • İklim
    • Kent Ekolojisi
    • Mücadele ve Örgütlenme
    • Marksist Ekoloji
    • Dosya: Kapitalizm ve Ekolojik Yıkım
    • Madenciliğin Politik Ekolojisi
Facebook X (Twitter) Instagram
polenekoloji.org
Home » #COP29: Azerbaycan Yeşil Enerjiyle Dağlık Karabağ’da Olanları Aklıyor

#COP29: Azerbaycan Yeşil Enerjiyle Dağlık Karabağ’da Olanları Aklıyor

By Gastivists11 Kasım 2024Updated:11 Kasım 20246 Mins Read
Share
Twitter Email Telegram Facebook WhatsApp

Çeviri: Utku Canikli

Raporun tamamı için

Dağlık Karabağ bölgesinde yürütülen bir yenilenebilir enerji projesi, Azerbaycan’ın yakın zamanda Ermenilere yönelik gerçekleştirdiği etnik temizliği ve çevre konusundaki felaket sicilini örtbas etmeye hizmet ediyor.

Birleşmiş Milletler iklim zirvesi, üst üste üçüncü yıl, insan hakları sicili korkunç olan başka bir petrol devletinde gerçekleşecek. Bu yıl, Azerbaycan COP29’a (Taraflar Konferansı) ev sahipliği yapacak. Geçen yılki ev sahibi Birleşik Arap Emirlikleri (COP28) iken, 2022’de ise Mısır (COP27) ev sahipliği yapmıştı.

Muhtemelen ilk kez bir ülke, ateşkes anlaşmasının bir parçası olarak BM iklim konferansının başkanlığını üstlenmekle ödüllendirilmiş olacak.

Azerbaycan’ın askeri saldırısı ve 100.000’den fazla kişiye yönelik etnik temizliğin sonrasında, Ermenistan ancak Aralık 2023’te, uzun süren bir çıkmazın ardından, iki ülke arasındaki savaş esirleri takasının bir parçası olarak Azerbaycan’ın COP29 başkanlığına karşı vetosunu kaldırdı.

Şimdi ise, yakın zamanda tüm sivil nüfusun etnik temizliğe uğradığı Dağlık Karabağ, “Yeşil Enerji Bölgesi” ilan edildi. Azerbaycan, “kurtarılmış topraklar” olarak nitelendirdiği bölgeyi, yenilenebilir enerji merkezi haline getirme planını açıkladı.

DAĞLIK KARABAĞ: ÇOK RAĞBET GÖREN BİR BÖLGE

Bir yıl önce, Azerbaycan’ın totaliter lideri İlham Aliyev, bizzat “hayat misyonu” olarak tanımladığı hedefini gerçekleştirdi: 1994’ten beri kendi yönetim kurumlarına sahip olan, etnik Ermeni nüfusa sahip (yarı) bir enklav olarak işleyen ve şimdi Azerbaycan’ın güneybatısında yer alan bir bölge olarak belirtilen Dağlık Karabağ’ın kontrolünü ele geçirdi.

Üç yıl süren bombardıman, insansız hava aracı saldırıları ve dokuz aylık abluka, bölgedeki sivil nüfusu insani bir krizin eşiğine getirdi. Birçok insan hakları örgütü, hukukçu ve akademisyen, etnik Ermenilere yönelik etnik temizlik ve soykırım uyarısında bulundu. Azerbaycan, Dağlık Karabağ savunma güçlerinin teslim olması ve 100.000’den fazla etnik Ermeni’nin toplu göçünün ardından Eylül 2023’te bölgenin kontrolünü ele geçirdi.

BİR ETNİK TEMİZLİK STRATEJİSİ OLARAK YEŞİL AKLAMA

Enerji ve çevre söylemleri, rejimin bölgedeki konumunu meşrulaştırmak ve etnik temizlik suçlamalarını yeşil aklama amacıyla kullandığı önemli araçlardır. Azerbaycan analizlerine göre, sözde “Yeşil Enerji Bölgesi” 7GW’a kadar güneş enerjisi projeleri ve 2GW’lik rüzgar enerjisi kapasitesine ev sahipliği yapabilir.

BP, şu ana kadar Dağlık Karabağ’da yenilenebilir bir proje inşa etmek üzere anlaşma yapan ilk şirket oldu: 2020 saldırısı sırasında Azerbaycan güçleri tarafından ele geçirilen Cebrayil’de 800 hektarlık bir alanı kapsayan 240 MW’lık bir güneş enerjisi santrali projesinin inşaat çalışmalarının, COP 29’un açılışından hemen önce başlaması bekleniyor. Diğer uluslararası firmaların da onları takip etmesi bekleniyor. Bu arada, Fransız Total ve diğer uluslararası şirketler, Azerbaycan tarafından askeri olarak ele geçirilen topraklardaki “kalkınma” fırsatlarından yararlanmak için çabalıyor.

Azerbaycan’ın COP 29 öncesindeki çevresel söylemlerinin arkasındaki motivasyonun iklim endişeleri olmadığı açıktır. Tam aksine, Aliyev, gaz üretimini artırma niyetini açıkladı. Hatta, yenilenebilir enerji kapasitesini yerel kullanım için artırmanın, hükümetin Avrupa’ya daha fazla gaz ihracatı yapma planının bir parçası olduğunu açıkça itiraf etti. Gaz satışlarını en üst düzeye çıkarmak, Azerbaycan’ın yenilenebilir enerji hamlesinin temel hedeflerinden biri olmasına rağmen, rejimin Dağlık Karabağ’la ilgili yeşil söyleminin altında yatan başka dinamikler de vardır.

“Bu basit ve net bir şekilde etnik temizliğin yeşil aklanmasıdır. Azerbaycan, Dağlık Karabağ’ın fethini meşrulaştırmanın bir yolu olarak bölgeye damga vuruyor ve bunu iklim değişikliğiyle mücadeleye yardımcı olma bahanesiyle yapıyor.”

-Anna Ohanyan
Carnegie Uluslararası Barış Vakfı

“Sıfırdan inşa edilmeye hazır, tamamen boş bir arazi.”

-Azerbaycan hükümet yetkilisi

ULUSLARARASI YATIRIMI SiLAH OLARAK KULLANMAK

İhtilaflı bölgelere uluslararası yatırımcıları çekmek, Azerbaycan’ın bölgedeki konumunu meşrulaştırmak açısından stratejik bir öneme sahip. İhtilaflı bölgelerde iş yapan şirketler, bu bölgelerin nasıl ele geçirildiğini; savaş ve etnik-Ermeni nüfusunun kitlesel sürgünü gibi yöntemleri normalleştirmeye hizmet etmektedir. Rejim, kalkınma gündemine asil bir amaç ekleyerek şirketlere Dağlık Karabağ’da faaliyet göstermeleri için güvenli bir kanal sağlamıştır. Bu strateji Fas’ın Batı Sahra’daki “yeşil aklama işgalini” anımsatmaktadır. Uluslararası şirketler tarafından hayata geçirilen yenilenebilir enerji projeleri, artan askerileşme yoluyla Azerbaycan’ın bölgeyi güvence altına almasına yardımcı olmaktadır: Bağlamın hassasiyeti göz önüne alındığında, şirketlerin varlıklarını korumak için özel güvenlik şirketlerine veya doğrudan Azeri ordusuna büyük yatırımlar yapması muhtemeldir.

Dolayısıyla, özel sektör projelerinin karlılığı rejimin güvenlik çıkarlarına bağlı olacaktır.

https://www.polenekoloji.org/wp-content/uploads/2024/11/soc-med-map-anima.mp4

Azerbaycan tarafından askeri olarak ele geçirilen bölgelerde onaylanan projeler

İtalya

Ansaldo Elektrik altyapıları: Dağlık Karabağ’da dört elektrik trafo merkezi inşasıAğdam, Füzuli, Gubadli ve Kelbecer
Giuseppe

Grisolia

Zengilan’da tarım projesi “akıllı köy”Zengilan
SimmetricoŞuşa’daki yeni cami tasarımıŞuşa
ArtCloud International İmarat KompleksiAğdam

Macaristan

KÉSZ Group (HU şirketler konsorsiyumunun lideri)400 hektarlık bir konut kompleksinin imariCebrail
AZ Czech Engineering Güneş enerji̇si̇ projesi̇ (500 MW)Nahçıvan

Enklav

İsviçre

SA PartnersSA Partners, Zengilan ve Kelbecer bölgelerinde iki “akıllı şehir” yeniden geliştirme projesinin tasarımını yapmaktadırZengilan ve Kelbecer

Fransa

Total EnergiesGüneş enerjisi projesi (250 MW)Nahçıvan

Enklav

Türkiye

Dost Ziraat “Dost Agropark” tarım projesinin yatırımcısıZengilan
Kolin InsaatFüzuli ve Şuşa şehirlerini birbirine bağlayan, 100 km uzunluğundaki “Zafer Yolu”nun inşasıFüzuli-Şuşa
KalyonAzerbaycan’ı Nahçıvan enklavına bağlayacak olan “Zengezur Koridoru”’nun uygulanması dahilinde-Altın madenciliğiFüzuli ve Kelbecer
Cengiz HoldingAltın madenciliğiKelbecer

İngiltere

BP“Shafag” güneş enerjisi santrali (240MW)Cebrail
Chapman

Taylor

Şuşa ve Cebrail’in yeniden imari için ana planŞuşa ve Cebrail
AngloAsianAltın madenciliğiZengilan

HİBRİT SAVAŞ YÖNTEMİ OLARAK PETROL VE DOĞAL GAZ

Enerji, uzun zamandır Azerbaycan’ın Ermenistan ve Dağlık Karabağ’a karşı yürüttüğü hibrit savaşın kritik bir bileşeni olmuştur – yenilenebilir enerjiye geçiş öncesinde fosil enerji, güç kazanmak için kilit bir araçtı.

Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattının ve daha yakın zamanda hayata geçirilen Güney Gaz Koridoru’nun inşası, Azeri rejiminin aynı anda bölgesel bağlarını genişletmesine ve her iki boru hattı tarafından bypass edilen Ermenistan’ı daha da izole etmesine olanak sağladı. 2010-2015 yılları arasında artan petrol ve gaz gelirleri Azerbaycan’ın askeri kapasitesini artırmasının yanI sıra, Türkiye ve İsrail’den büyük miktarda silah satın almasını sağladı. Ve kuşatma sırasında Azerbaycan, enerji altyapısını silah olarak kullanarak, Dağlık Karabağ’da elektrik kesintileri ile sivil halk için yaşam koşullarını imkansız hale getirdi. Ayrıca bölge, Aliyev’in çıkarma lisansları verdiği geniş mineral, altın, bakır ve diğer metal yataklarının yanı sıra, halihazırda yeni hidroelektrik santrallerinin inşa edildiği su kaynaklarına da ev sahipliği yapmaktadır.

AB, 2022’de Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından yeni gaz kaynakları arayışına girerken, Azerbaycan’dan gaz tedarikini artırma konusunda bir anlaşma imzalayarak Azerbaycan’ın bölgedeki enerji egemenliğini meşrulaştırmada önemli bir rol oynadı ve Cumhurbaşkanı Aliyev’i “güvenilir, sağlam, önemli bir enerji ortağı” olarak nitelendirdi. COP29 sayesinde hükümet yetkilileri, şirket yöneticileri ve yandaş gazeteciler, Azeri rejiminin muzaffer üyeleri eşliğinde Dağlık Karabağ’dan geriye kalanları gezecekler. Onlara, güneş panelleriyle kaplı alanlar, lüks oteller, modern otoyollar ve Azerbaycan bayraklarıyla donatılmış, ürkütücü derecede sessiz köyler gösterilecek. Göremeyecekleri ise, nesiller boyunca bu topraklarda yaşamış, çiftçilik yapmış ve bu topraklara bakmış olan insanlardır – ne evlerin, ne çiftlikleri, ne de varlıklarına dair herhangi bir iz kalmadı. Dağlık Karabağ’ın hikayesi, enerji gecişlerinin nasıl gerçekleşeceği üzerinde söz sahibi olmanın ne kadar kritik olduğunu gösteren güçlü bir örnektir.

Sadece enerji geçişi için mücadele etmek yetmez, bu dönüşümün nasıl gerçekleşeceği konusunda yönlendirici ve bilinçli olmalıyız.

Eğer yenilenebilir enerjilere yüzeysel olarak yaklaşır ve sadece karbon azaltım rakamlarına odaklanırsak, enerji geçişinin derin adaletsizlikleri pekiştirecek şekilde nasıl kullanılabileceğini göz ardı etmiş oluruz.

Bu rapor, çevre STK’ları ve hareketlerinin yenilenebilir enerji projeleri konusunda daha çok ses çıkarması ve eleştirel olmaları için bir çağrıdır. Enerji geçişi kendi başına bir amaç değildir; bu dönüşümün izlediği yola ve onu destekleyen değerlere bağlı olarak bir baskı aracı ya da özgürleşme aracı olabilir.

Azerbaycan BM İklim Zirvesi COP29 Fosil Yakıtlar green-washing Soykırım Yenilenebilir Enerji Yeşil Aklama Yeşil Yıkama
Bizi takip edin Bizi takip edin Bizi takip edin Bizi takip edin
Share. Twitter Facebook Email Telegram

Öne Çıkan Yazılar

Özgür ve Ekolojik Bir Yaşam için Yaşasın 1 Mayıs Yaşasın Mücadelemiz!

Polen Ekoloji

Mersin Limanı’nda Körüklenen Soykırım Ve Ekokırım Suçu

Cemre Nayir

Söyleşi: Türkiye’de İklim Politikalarını Devlet-Halk Çelişkisi Belirler

Polen Ekoloji

Türkiye Ulusal Ormancılık Planı Üzerine

Yücel Çağlar

Söyleşi: Ani Sıcaklık Değişimleri, Kapitalizm ve Ekososyalizm

Polen Ekoloji

Ankara’da Ekotopya’yı İzliyoruz

Polen Ekoloji
Son Yazılar

Vegan Yıkama ve Veganların Bütünlüğü Yalanı

15 Mayıs 2025

Özgür ve Ekolojik Bir Yaşam için Yaşasın 1 Mayıs Yaşasın Mücadelemiz!

30 Nisan 2025

Mersin Limanı’nda Körüklenen Soykırım Ve Ekokırım Suçu

29 Nisan 2025

Söyleşi: Türkiye’de İklim Politikalarını Devlet-Halk Çelişkisi Belirler

29 Nisan 2025

Yıkım ve Yeniden İnşa Arasında Eğitim Sisteminin Mekansallaşma Sorunsalı

27 Nisan 2025
Arşiv
POLEN EKOLOJİ KİTAPLIĞI

Kızıl Ekolojik Devrim

13 Mayıs 2025

Çoklu Krizler Çağında İktisadi Kalkınma, Büyüme ve Ekoloji

8 Nisan 2025

Çernobil

10 Şubat 2024

Marx Ve Yeryüzü

10 Şubat 2024

Herbaryum

10 Şubat 2024
Hakkımızda
Hakkımızda

POLEN Ekoloji olarak, ekolojik mücadelenin kapitalizme karşı toplumsal kurtuluş mücadelesinin bir parçası ve onun tümüne sirayet edecek biçimde, örgütlü olarak sürdürülmesi gerektiğini düşünen, bu doğrultuda yeni bir program ve stratejinin geliştirilmesi ve hayata geçirilmesinde yol arkadaşlığı yapmak isteyen herkesi kolektifimize ortak olmaya çağırıyoruz.
iletişim: bilgi@polenekoloji.org - polenekoloji@gmail.com

X (Twitter) Facebook YouTube Instagram
İçerikler

Vegan Yıkama ve Veganların Bütünlüğü Yalanı

15 Mayıs 2025

Özgür ve Ekolojik Bir Yaşam için Yaşasın 1 Mayıs Yaşasın Mücadelemiz!

30 Nisan 2025

Mersin Limanı’nda Körüklenen Soykırım Ve Ekokırım Suçu

29 Nisan 2025

Söyleşi: Türkiye’de İklim Politikalarını Devlet-Halk Çelişkisi Belirler

29 Nisan 2025
1 2 3 … 114 Next
Polen Ekoloji’ye Katıl


Kolektif’e Katıl

Destek Ol

Hızlı Destek

Enstitü Seminerlerine Katıl

Bize yaz

Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.